3 Aralık Dünya Engelliler Günü

İstatistikler Türkiye’de her 100 evden tam 5’inde engelli bir vatandaşımız olduğunu, 4 milyondan fazla engelli vatandaşımız olduğunu ancak kaza ya da sakatlıklar da eklendiğinde bu rakamın yaklaşık 10 milyonu bulunduğunu, engellilerimizin yaklaşık 100 binini çocuklarımızın oluşturduğunu, halihazırda evde bakım hizmeti alan yaklaşık 500 bin kişinin bulunduğunu, herhangi bir işte çalışabilecek yaşta olmasına rağmen 1 milyona yakın engelli vatandaşımızdan ancak yaklaşık 100 bininin kamuda ve özel sektörde istihdam edildiğini ortaya koymaktadır.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun Nisan 2011 tarihli “Özürlülerin Sorun ve Beklentileri Araştırması”nda ortaya çıkan en önemli sonuç engelli vatandaşlarımızın % 85,7’sinin sosyal yardım ve destekleri yetersiz görmeleridir. Araştırmaya katılan vatandaşların neredeyse % 70’i kaldırımların, yaya yollarının ve yaya geçitlerinin özürlü bireyin kullanımına uygun olmadığını, sosyal yardımlardan düzenli olarak yararlanabilenlerin ise ancak yüzde 40 düzeyinde olduğunu ortaya koymuştur.

Aradan geçen yıllara rağmen beklenti ve sonuç arasındaki uçurum bir türlü ortadan kaldırılamamakta, engelli vatandaşlarımız için yerel ve ülke düzeyinde yürütülen uygulama ve politikaların istenilen sonucu vermekten son derece uzak olduğu bir kez daha anlaşılmaktadır. Şüphesiz, engelli vatandaşlarımızın beklenti ve sorunlarına sadece bir bütün olarak kamunun cevap verebilmesi, gelişmekte olan ülkeler ekonomisinin hüküm sürdüğü ve fakat kıt ve sınırlı kamu kaynaklarının ihtiyaç ölçüsünde, keyfi mülahazalardan vareste olarak tüm toplum refahına adilane ve eşitlik içinde kullanılmasından söz edilemeyecek, toplum yararına yapılacak yatırımlar ve istihdam artırıcı politikalar yerine binlerce odalı görkemli köşklerin, şatafatın ve ihtişamın hüküm sürdüğü bir coğrafyada düşünülemez. Bununla birlikte bu konuda etkin, verimli ve programlı bir devlet politikasının halen uygulamaya konulmamış olması en başta ve bizatihi devletin sorumluluğudur.

Bütün bu olumsuz tabloya rağmen; sivil toplumun ve bir bütün olarak halkın farkındalık düzeyinin artırılması, yakın gelecekte daha etkili devlet ve özel sektör politikalarının oluşturulması ve aralıksız yürütülmesinde gerekli kamuoyu talep ve baskısını da artıracaktır.

Bununla birlikte özellikle ve öncelikle özel teşebbüsün, sivil toplum örgütlerinin ve halkın siyasetten ve bürokrasinin hantallaşmış yapısından mevcut sorunları çözmesini beklemek yerine, inisiyatifi ele alarak ve imkânları ölçüsünde engelli yurttaşlarımız için ellerini taşın altına koymaları gerektiğine şüphe bulunmamaktadır.

Bu anlamlı günde tüm engelli yurttaşlarımıza aileleri ve sevdikleriyle beraber sorunlarının çözüldüğü, sağlıklı ve mutlu bir yaşam diliyoruz.

BÜRO-İŞ SENDİKASI

Sosyal Medyada Paylaş