Büro-İş Sendikası olarak; 17-19 Kasım 2022 tarihleri arasında toplanan 6.
Dönem Başkanlar Kurulumuzda sonuç
bildirgesi hazırlamıştır.
Kamuoyunun bilgisine sunarız.
BÜRO-İŞ SENDİKASI
6. Dönem Başkanlar Kurulu
Sonuç Bildirgesi
Büro-İş Sendikası 6. Dönem Başkanlar
Kurulu, 17-19 Kasım 2022 tarihleri arasında toplanmış ve işbu sonuç bildirgesini
hazırlamıştır.
Ülkemizin
içinde bulunduğu derin ekonomik krizden başta emekçiler olmak üzere toplumun
çok büyük kesimi her geçen gün daha fazla etkilenmektedir. İktidar tarafından
ekonomik krizin faturası, yedek iş gücü olarak görülen işsizlerle birlikte özel
sektör ya da kamu sektörü fark etmeksizin ülkemizde yaşayan tüm emekçilere
kesilmektedir.
İktidar, bir yandan krizin faturasını
emekçilere keserken ve bu şekilde halkı yoksullaştırmaya devam ederken, diğer
yandan sermayenin çıkarlarını gözeten politikaları tereddüt göstermeden
uygulamaya devam etmektedir.
Ekonomik kriz derinleştikçe
Cumhuriyetin temel kazanımlarından olan laikliğe saldırılması da bu durumda
tesadüfi değildir. Zira laikliğe yapılan saldırıların altında yatan amaç,
kaderci anlayışın yaygınlaştırılarak emekçilerin hak arayışının engellenmek
istenmesidir.
Emekçilerin haklarını savunduğunu
iddia eden halihazırda yetkili yandaş sendikalar ise emekçilerden yana tutum ve
davranış içerisine girmediği gibi iktidarın emek düşmanı politikalarına destek
vermeye devam etmektedir. Yetkili yandaş sendikalar, iktidara verdiği destek
ile emekçilerde oluşan, oluşacak tepkilerin önünü almaya ve emekçileri bu
politikalara ikna etmeye çalışmaktadır.
Baskıcı
uygulamaların son halkası, kamuoyunda “Sansür Yasası” olarak anılan yasal
düzenleme olmuştur. Bu yasa ile tam da ekonomik kriz ortamında gerekçe olarak
gösterilecek soyut ifadelerle halkın haber alma özgürlüğü kısıtlanmak
istenmektedir. Halkın haber alma özgürlüğünün kısıtlanması hiçbir şekilde meşru
görülemez.
Girilen seçim sürecinde popülist
söylemlere konu “yüzdelik zam uygulamaları” ise açlık ve yoksulluk sınırında
yaşamaya çalışan kamu emekçilerinin sorunlarını çözmeyecektir.
Bu
nedenlerle kamu emekçilerinin ekonomik ve demokratik haklarının elde edilmesi,
korunması ve geliştirilmesi ile halkçı politikaların hayata geçirilmesinde
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu ve Büro-İş Sendikası görev ve sorumluluklarının
farkındadır.
Büro-İş
Sendikası, büro iş kolunda yer alan emekçilerin sorunlarının çözümü için dün
olduğu gibi bugün de bütün örgütlü gücüyle mücadele etmeye devam edecektir.
Bu doğrultuda;
- Öncelikle 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü
vesilesiyle kadın emekçilere karşı yürütülen tüm cinsiyetçi uygulamalara,
İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasına ve her türden gericiliğe karşı laik
mücadelesini,
-
Kamu hizmetlerinin ranta teslim edilmesine
karşı devletleştirme mücadelesini,
-
Kamu emekçilerinin grevli toplu sözleşme
hakkı mücadelesini,
-
Sözleşmeli sözleşmesiz ayrımına son verilerek
güvenceli çalışma mücadelesini,
- Yardımcı Hizmetler sınıfının kaldırılarak içerisinde bulunan
meslek branşlarının Teknik Hizmetler Sınıfına, diğerlerinin de Genel İdare
Hizmetleri sınıfına geçirilme mücadelesini,
- Kariyer Uzman ve Denetmenlerin Merkez & Taşra ayrımının
giderilmesi mücadelesini,
- Emekçilerin ücretlerinin arttırılması,
emekçilerin enflasyon altında ezilmemesi ve ücret adaletsizliğin giderilmesi
mücadelesini,
- Kamu emekçilerine lojman, kreş ve ücretsiz
servis imkânı verilmesi mücadelesini,
- Kamu emekçilerine yapılan yemek ve giyim
yardımının günün koşullarına uygun hale getirilmesi ile nakdi olarak verilmesi
mücadelesini,
- Çalışma hayatında giderek yaygınlaşan ve
insan haklarına aykırı olan mobbinge karşı mücadeleyi,
-
Kamuda atama ve görevde yükselme konusunda liyakatin esas alınması
mücadelesini,
-
Büro iş kolunda yer alan onlarca kamu kurum ve kuruluşunda çalışan
kamu emekçisine yetkili sendikaların yandaş tutumu yüzünden verilmeyen ve bu
haliyle adaletsizliğe dönüşen 3600 Ek-Gösterge düzenlemesine karşı adalet
mücadelesini,
-
Soruşturma ve geçici görevlendirme gibi uygulamaların keyfi olarak
yürütülmesinin engellenmesi mücadelesini örgütleme ve yükseltme kararlılığını
ortaya koymaktadır.
Büro-İş Sendikası, tüzüğünde karar altına aldığı
üzere, anti-emperyalist bir emek örgütü olarak başta Mustafa Kemal Atatürk
olmak üzere Cumhuriyetin kurucu kadrolarına, ilke ve devrimlerine saldıran ve
bu şekilde emekçilerin sesini kısmak isteyenlere karşı yürüttüğü mücadelesinde,
kararlı duruşundan hiçbir koşulda taviz vermeyeceğini ilan eder.
Yaşasın Büro-İş!
Yaşasın Birleşik Kamu-İş!
Yaşasın Örgütlü
Mücadelemiz!