8. Dönem Toplu Sözleşmeye ilişkin iş kolumuza bağlı kurumların sorun ve
taleplerini gündeme getirmeye Adalet Bakanlığı önünde yargı çalışanları ile
başladık.
Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş ve bağlı sendikaların yönetici ve
üyelerinin de destek verdiği basın açıklamasını Sendikamız adına Genel
Başkanınız Alay HAMZAÇEBİ yaptı.
BASIN AÇIKLAMASI
23 Mayıs 2025 ANKARA
Değerli Basın Emekçileri,
Türkiye’nin en etkili, sayısal olarak da
3 üncü büyük memur sendikaları Konfederasyonu olan bağlı olduğumuz Birleşik
Kamu-İş’in Sn. Genel Başkanı ve yöneticileri, konfederasyonumuza bağlı kardeş
sendikalarımızın Sn. Genel Başkanları, yöneticileri ve üyeleri, kıymetli
mücadele arkadaşlarım basın açıklamamıza hoş geldiniz.
Bugün burada sizlerin huzurunda Ağustos
ayında yapılacak 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerine ilişkin iş kolumuzda
bulunan Adalet Bakanlığı çalışanlarının sorun ve taleplerini gündeme getirmek
üzere toplanmış bulunuyoruz.
Hazır Adalet Bakanlığı önünde
toplanmışken öncelikle Türkiye’de kanunların ve hukukun keyfi uygulamalına
değinmek istiyoruz.
Son yıllarda yargı, halkı sömürmek,
yoksullaştırmak, iktidara
yakın bir avuç kişileri zenginleştirmek ve
emperyalizme hizmet etmek amacıyla hakkını arayanı susturmak, siyasi
rakiplerini sindirmek ve bertaraf etmek
için en etkili araç olarak kullanılmaktadır. Yargı iktidarın sopası
haline getirilmiştir.
SERMAYEYE
KÖLE OLMAYACAĞIZ
Bu iktidar öncesi siyasi
partilerin genel başkanları televizyonlarda bir masa etrafında konuşurken şimdi
siyasi partilerin genel başkanlarını içeri atılmakta, dövdürülmekte, linç
edilir hale getirilmekte, tehdit edilmekte, halka hizmet etmek için halkın
oyları ile seçilmiş belediye başkanları, emek mücadelesi veren sendikacılar,
halkın haber alma hakkını savunan ve bunun gereğini yapan özgür gazeteciler,
geleceğinden endişe edip demokratik hakkını kullanan ve ses yükselten
üniversiteli gençler hapse
atılmaktadır. Öyle ki yargının çok
önemli süjesi Savunmayı temsil eden avukatlar bile savunma görevini yapamaz
hale gelmiştir.
Biz kamu çalışanları
içinde durum aynı. İktidar liyakatsiz yandaş sendika yöneticilerini, temsilcilerini
kurumlarda müdür, amir yapıyor. Hepsi masalarının çekmecesinde üye formu
bulundurarak görevde yükselme sınavlarında yardımcı oluruz vaadiyle, başka
sendika üyelerine baskı, mobbing, sürgün, tehdidiyle zorla kendi sendikalarına
üye yapıyorlar. Bu hukuksuzlukların en çok yaşandığı kurumların başında da işte
duvarlarında Adalet yazan Adalet Bakanlığı gelmektedir. Mertçe sendikacılık
yapmak isteyen sendikacılık yapsın diğer işleri bıraksın.
BASKILARA
BOYUN EĞMEYECEĞİZ.
Özgürlük getireceğiz
dediler ağzını açanı içeri tıktılar. Bu ülkede ağzımızı sadece diş hekimi
önünde açar hale geldik.
İşte
bu nedenlerle bugün kamuoyunda en güvensiz kurumların başında yargı kurumunun
geldiği, adalet sisteminin iyi
işlemediği yönünde ortak bir görüş vardır.
Dünyada hukukun
üstünlüğünün geliştirilmesini görev edinmiş bağımsız ve saygın bir kuruluş
olan World Justice Project (WJP, Dünya
Adalet Projesi) nin yaptığı Hukukun Üstünlüğü Endeksine göre Türkiye 142 ülke
arasından 117 inci sırada bulunmaktadır. Türkiye’de hukuk yerlerde
sürünmektedir.
Bugüne
kadar 9 yargı paketi yasalaştırıldı 10 uncusu da yolda. Hükümet Yargı
sistemimizi iyileştirelim derken daha beter hale getirdi.
Tıpkı
daha önce ilan edilen gençlik yılında gençliği, emeklilik yılında emekliyi
bitirdikleri gibi şimdide aile yılı ilan etmişler. Anlaşılan aileleri
parçalayıp bitirecekler. Buradan hükümete sesleniyoruz. Hiçbir şey ilan etme.
El attığın her şey kuruyor.
Yargılama
faaliyeti Anayasal temel hak ve hürriyetleri sınırlamayacak, toplumsal barışı tesis
edecek, adaleti sağlayacak çerçevede her kese eşit şekilde uygulanmalı. Yargı kararları keyfiyetten ve siyasi
baskıdan uzak tam bağımsız mahkemelerce verilmelidir. Yargıdan elinizi çekin.
HAK, HUKUK, ADALET
Değerli
Basın Emekçileri;
Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş’in
açıkladığı en son verilere göre AÇLIK SINIRI 25 BİN 720
liraya, YOKSULLUK SINIRI ise 78 BİN 230 liraya yükselmiş.
TÜİK’in resmi rakamlarını bile baz alsak dört aylık enflasyon
13.36. Ocak
ayında Toplu Sözleşme gereği verilen % 6 zam çoktan eridi gitti üstelik
cebimizden de gitmeye devam ediyor.
HÜKÜMET ELİNİ CEBİMİZDEN ÇEK
Yandaş sendika ve hükümet işbirliği ile
belirlenen Toplu Sözleşmede ki düşük zam oranları ve mahsuplaşma hileleri,
TÜİK’in uydurma enflasyon oranları, zam ve vergiler ile her geçen gün
yoksullaştırılıyoruz. Emekli ikramiyelerimiz ve maaşlarımız pula döndü
emekliliği gelen emekli olamıyor.
Ne çalışan ne de emekli artık kirasını ödeyemiyor, ev sahibi olamıyor,
Kıymetli Basın Emekçileri;
Yargı
ve hukuk sistemimizde sorun var da yargı emekçilerinin yok mu? Elbette var.
Hatta her geçen yıl çığ gibi büyüyor kronik hale geliyor. Hakim ve Savcı
dışında bütün yargı emekçisi bugün yoksulluk sınırının altında maaş alıyor.
Anlayacağınız Yoksuluz Yoksul !
Hâkim ve savcıdan ibaret sayılan yargı
teşkilatında emekçi olmak gerçekten zor. Duvarlarında, kapılarında Adalet yazan
binaların ardında yoğun iş yükü altında yoksullukla mücadele eden ve özveriyle
görev yapmaya çalışan yargı emekçilerine yoğun baskı var, mobbing var, haksızlık var.
Buradan Adalet Bakanına ve hükümete
seslenerek tekrar ediyoruz. 10 uncu yargı paketinde yargı çalışanlarının
mağduriyetlerini giderin.
BAKANLIK UYUMA MEMURUNA SAHİP ÇIK.
Değerli
Basın Emekçileri;
Yargı çalışanlarını
ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme Taleplerimizi sizler aracılığıyla
kamuoyuna açıklamak istiyoruz.
• En düşük
memur maaşının yoksulluk sınırının üzerinde olacak şekilde tüm memur ve memur
emeklisine “SEYYANEN ZAM” verilmeli,
bütün ek ödeme, seyyanen zam, ve tazminatlar taban aylığa yansıtılmalı, her ay
refah payı ve enflasyon farkları aylık ödenmelidir.
SEFALETE MAHKUM OLMAYACAĞIZ.
-Kamu çalışanlara refah payı içerecek
şekilde insan onuruna yaraşır ücret ödensin,
-Vergi oranı yüzde 10 olarak
sabitlensin,
-Ek ödeme, seyyanen zam ve tazminat
benzeri ödemeler emekli keseneğine sayılsın,
-3600 ek gösterge ayrımsız tüm
kamu emekçilerine verilsin,
·Yargı emekçilerine Hâkim ve Savcılarda
olduğu gibi brüt maaşlarının %10’u tutarında yargı ödeneği verilsin,
·Adalet Hizmetleri tazminatı artırılarak
merkez teşkilatı dahil tüm yargı çalışanlarına verilsin,
-Adalet çalışanları 2802 sayılı Hâkim ve
Savcılar Kanununa göre değil 4483 sayılı Memur Suçları Kanununa göre
yargılansın,
-Veznelerde görev yapan personele kasa tazminatı
ödensin,
-Yargı çalışanlarının fazla mesai
ücretleri günümüz şartlarına göre artırılarak tam ve zamanında merkez ve taşra
teşkilatı ayrımı yapılmadan herkese ödensin,
-Yargı çalışanlarının kaldırılan “Havuz
Paraları” zenginleştirilerek geri verilsin,
-Adli Yıl açılış ayında tüm yargı
çalışanlarına 1 maaş tutarında ikramiye ödensin,
- Personelin
yer değiştirmeye ilişkin atama taleplerinin karşılanması için boş kadroların
bulunduğu birimler ve iller internet ortamında yayımlanmalı, ayrıca komisyonlarda sendika temsilcileri de
bulundurulmalı,
-Nöbet görevi verilen Yargı
Çalışanlarının, nöbet ücreti ve izinlerinde komisyonlar arasındaki uygulama
farklılıkları giderilsin,
-Yardımcı Hizmetler Sınıfında çalışan
personel, Genel İdari Hizmetler Sınıfına, içerisinde teknik kadroda görev
yapanlar Teknik Hizmetler Sınıfına geçirilsin,
-Bakanlık birimlerinde, Genel Müdür,
Genel Müdür Yardımcısı, Daire Başkanı vs. kadrolara hâkim ve savcı sınıfından
olmayan personelin de atanabilmelerine imkân sağlansın,
-Adalet Vakfı Yönetimine, Hâkim ve Savcı
sınıfını dışında, memurların da vakıf yönetiminde temsil edilsin,
-Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği
Sınavlarında sözlü sınav şartı kaldırılsın,
-Büyükşehirlerde görev yapanlara
büyükşehir farkı verilsin,
-Kira desteği sağlansın,
-Yemek hizmeti ücretsiz olsun,
dışarıda yoklama, icra, keşif gibi görev yapan memurlara da yemek bedeli nakden
ödensin,
-Banka promosyonları her yıl Ocak ayında
yıllık olarak ortalama brüt memur maaşı tutarında peşin ödensin,
-Sosyal tesislerden ve lojmanlardan tüm
çalışanlar eşit şekilde faydalandırılsın,
-Ulaşım ödeneği, tüm adliye
çalışanlarına ödensin,
-Yargı çalışanlarının gerek adliye
içinde gerekse adliye dışında can güvenliği sağlansın,
-Mobbinge karşı çalışanları koruyan
uygulamalar hayata geçirilsin,
-Disiplin affı çıkarılsın,
-Yeşil pasaport mübaşirler ve emanet
memurları dahil bütün memurlara verilsin,
ZAM ZULÜM SALTANAT
NE ALA MEMLEKET
• Bakanlık
merkez teşkilâtında görev yapan şoförlerin görevde yükselme sınavına
girmelerine imkân sağlansın,
• Anayasa
Mahkemesinin kuruluş kanununda belirtilen ve Anayasa Mahkemesi üyeleri ve idari
personelinin faydalandığı ek ödemenin, Yargıtay, Sayıştay ve Danıştay’da görev
yapan idari personele de ödenmesi sağlansın,
• Teknik
ofiste görevlendirilen personele durumlarına uygun bilgisayar işletmeni
kadroları verilsin,
• Sendika
üyesi olamayan Adalet Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarında görev yapan memurların
sendika üyesi olabilmelerinin önü açılsın,
• İcra
Müdürlüğü ve Müdür Yardımcılığı alımlarının tamamen kurum içi Görevde Yükselme
Sınavı ile karşılansın,
• Hakim ve
savcılarda olduğu gibi, icra müdürlüklerinde çalışan personele de rücu yasağı
uygulansın,
• Mağdur
Hakları Daire Başkanlığı bünyesinde görev alan uzmanlar için “Adli Destek
Görevlisi” adı altında kadro tahsisi yapılarak özlük hakları iyileştirilsin,
• Koruma ve
Güvenlik Şefliği kadrosu verilsin,
• İş Yurtları
Kurumunca üretilen mal ve hizmetlerden tüm personelin indirimli olarak
yararlandırılması sağlansın,
Oku oku bitmiyor. Sıraladığımız taleplerden
de anlaşılacağı üzere en çok sorunların, hukuksuzlukların yaşandığı kurum
Adalet Bakanlığıdır. Sorunlar her geçen gün çığ gibi büyüyor. Çözüm
üretilmiyor.
Sayısal olarak Türkiye'nin 3. büyük
memur Konfederasyonu olan Birleşik Kamu-İş Konfederasyonuna bağlı Büro-İş
Sendikası olarak; yargı çalışanları sizlere sesleniyoruz.
Hepimizi açlığa, yoksulluğa sefalete
mahkûm eden, kazanılmış haklarımızın elinden alınmasına sessiz kalan, sizlerin
sırtından yüzbinlerce lira maaş alıp lüks içinde yaşayan bu yandaş ve yancı
sendikalardan artık desteğinizi çekin!
Alternatif var.
Gelin hep beraber mücadele edelim,
kayıplarımızı telafi edelim, üzerine milli gelirden payımızı, refahtan
hakkımızı alalım.
Hepinizi Büro-İş sendikasına üye olmaya
güç vermeye davet ediyoruz.
BİRLEŞE BİRLEŞE KAZANACAĞIZ.