MEMUR, CUMHURİYETİN 100. YILINA ASGARİ ÜCRETLE GİRDİ.

Bir süredir ülkemizde fiyat artışlarının önüne geçilemiyor.

Kira, elektrik, doğalgaz faturaları, ulaşım, giyim, pazar, market fiyatları emekçilerin cebini yakıyor. Alınan ücretler, kiraya verince bitiyor, borçlarla aile bütçesi çevrilmeye çalışılıyor. Ücretler, geçinmeye yetmiyor. Artık, emekçiler için bıçak kemiğe dayandı.

Bugün açıklanan resmi enflasyon oranı sonrası AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ‘müjde’ olarak açıklamasıyla birlikte, zam oranlarımız yüzde 25 olarak belirlendi. 

Devlet alacağı vergi ve harçlara % 123, asgari ücrete % 54 zam yaparken memuru asgari ücrete mahkum edecek % 25 zam kabul edilemez.

AKP hükumeti kur korumalı mevduat, faiz, hasta garantili hastane, geçiş garantili otoyol, tünel ve köprülere ödenecek maliyetleri memur ve emeklisinin sırtına yüklemiştir.

Bu böyle gitmez! 2023 yılını asgari ücretliler olarak karşıladık.

Devletin parası ile aylık 190 TL’ye memurun iradesini satın alıp yetkili olan hükumetin ayakçısı  Memur-Sen Genel Başkanı;  ortalama bir memurun aylık 2 bin 700 TL eksik almasına sebep olacak  % 25 zammını Cumhurbaşkanı açıklarken avuçlarını patlarcasına ayakta alkışlamıştır.

Kendi saltanatlarını düşünüp memurun sırtından geçinen yandaş Büro Memur-Sen ve yancısı Kamu-Sen de bizler adına ne konuşabilir, ne bizlerin haklarını belirleyebilir! Bunların konuşacak ne cesaretleri ne duruşu ne de ilkeleri vardır.

Bugün açıklanan ‘sözde zamlar’ ne olursa olsun bizlerin geçimlerini sağlamaya yetmeyecektir. Yaşamımız için ihtiyacımız olan her şeye haftada bir zam geliyor. Sürekli yükselen fiyatlarla, maruz kaldığımız zam fırtınasıyla hangi ücret belirlenirse belirlensin geçinebilecek bir ücret olmayacaktır.

Bu sefalet zamları öncesinde barajların getirilmesi de elbette tesadüf değildi. Tek tip sendikacılığı hayata geçirmenin, kamu çalışanlarını yandaş sendikalara mahkûm etmeye çalışmanın ta kendisiydi.

Bir kez daha uyarıyoruz; sendikalara yönelik barajlar, sendikaların faaliyetlerini sınırlandıran uygulamalar kaldırılmalıdır!

Kamu emekçileri yandaş ve yancı sendikalara mahkûm olmak zorunda değildir. Alternatif var.

Aldığı ücretlerle geçinemeyenlere çağrımız var: Örgütlenirsek, bir araya gelirsek geçinebilecek, insanca yaşayacak bir ücrete, kaybettiğimiz haklarımıza kavuşabiliriz. Hakkımız olanı alabilmek için Sendikalara çağrımızı bir kez daha yineliyoruz.

Ekmeğimizi AKP ve TÜİK değil mücadelemiz belirleyecek.

Yapılan sömürü ve saldırılara karşı gelin, Türkiye’nin 3 üncü büyük memur sendikaları konfederasyonu Birleşik-Kamu- İş’e bağlı sendikalarda birlikte mücadele edelim. Umudumuzu, ekmeğimizi beraber büyütelim.

Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!

Yaşasın Büro İş!

 

 

Sosyal Medyada Paylaş